Editörün Notu
Yıl/Year: 2 • Sayı/Num: 4 • Bahar/Spring 2020
Editörün Notu
2020 yılındayız ve Covid 19 pandemisi devam ediyor. Küresel ölçekte devam eden ikinci bir fenomen ise dijitalleşme. İnsanları dijital teknolojileri kullanmaya yönlendirdiği için 2020 yılını dijital devrimin resmi başlangıcı olarak hiç çekinmeden önerebiliriz. Dijitalleşme ve dijital dönüşüm sürecine katılmak istemeyen, kerhen katılan ya da katılmakta direnen toplumsal kesimler, pandemi yüzünden çevrimiçine göç kervanına video sitelerinden, sosyal medyadan, online alışveriş platformlarından ve görüntülü konferans uygulamalarından katılmaya ikna edilmiş durumdalar. ISophos Dergisi ise dijital kültürü, elinizdeki 4. nüshadaki 5 makale ile sosyo-politik ve felsefi açıdan analiz etmeye devam ediyor.
Ben ve Taner Ayaz, dijital kültüründe internet erişiminin bir insan hakkı olarak kabul edilip edilemeyeceğine dair güncel bir tartışmanın taraflarını ve argümanlarını analiz ediyoruz. İnternet tabanlı teknolojilerin çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerine odaklanan Hilal Gökbayrak, dijital kültür tartışmalarını pedagoji bağlamında sürdürüyor ve okuru, değişen ebeveynlik pratiklerine hazırlanmanın vakti geldiğini gösteriyor. Sosyal medyada terör propagandasını analiz eden Oğuzhan Gözlek, yaptığı analizlerle örgütlerinin sosyal medyayı hangi amaçlarla kullandıklarını analiz ediyor. Sahra Kıratlı ve Haldun Narmanlıoğlu, geleneksel medya için geliştirilmiş olan söylem seçkini ve söylem düşkünü olgularının yeni medyadaki izini, Aylan Bebek haberleri üzerinden analiz ettiler. Bu sayının en ilginç makalelerinden biri ise Cebrail Yıldırım, Nur Sena Komut ve Şevval Zengin’in yürüttükleri araştırmadır. Yazarlar, bulanık mantıksal modeller kullanarak toplumsal ritüellere katılım ile toplumsal değerleri benimsenme düzeyi arasında pozitif korelasyon olduğunu göstermeyi başardılar.
Covid 19 öncesinde birbirine paralel işleyen farklı süreçler olarak değerlendirilen dijitalleşme ve küreselleşme, akıllı cihazların birbiriyle senkronize olarak oluşturdukları toplum 4.0’ın kapısına kadar bizi getirdi. Hiç şüphe yok ki dijitalleştiriciler ile küreselleştiricilerin iş birliği yaptığı bu evre, Toplum 5.0 diye tanımlanan süper akıllı toplumlara geçişteki uğraklardan biridir. Bilişim devriminin yeni bir evresine tanıklık ettiğimizin farkında olmak ümidiyle iyi okumalar diliyorum.
Doç. Dr. Şevki IŞIKLI